İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 15 Eylül’de yaptığı bir konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın ismini anarak Kudüs hakkında mesaj verdi.
Netanyahu, “Burası bizim şehrimiz sayın Erdoğan. Sizin değil, bizim şehrimiz. Her zaman bizim şehrimiz olacak. Bir daha bölünmeyecek” dedi.
Netanyahu’nun bu sözleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ekim 2020’de yaptığı bir konuşmadaki ifadelerine istinaden söylediği düşünülüyor.
Erdoğan, o dönem TBMM’de yaptığı konuşmada Kudüs’te Osmanlı döneminden kalan izlere dikkat çekmiş, “Yani Kudüs bizim şehrimizdir, bizden bir şehirdir” demişti.
- Netanyahu’dan ‘Ermeni soykırımı’ açıklaması
İsrail başbakanı, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun da katıldığı etkinlikte 1998’de dönemin Türkiye Başbakanı Mesut Yılmaz ile ilgili bir anısını da anlattı.
Netanyahu, Yılmaz’ı İsrail’de ağırladığı bir ziyaret sırasında başbakandan Osmanlı döneminde Kudüs’te bulunan 2700 yıllık Siloam Yazıtı’nı istediğini söyledi.
İsrailli lider, Yılmaz’a Osmanlı döneminden kalma eserler ile yazıtı takas etmeyi teklif ettiğini, ancak Yılmaz’ın olumsuz yanıt verdiğini şu ifadelerle anlattı:
“Neden kabul etmediğini sordum. Bana o dönem İstanbul Belediye Başkanı olan kişinin, adını biliyorsunuz, liderlik ettiği giderek büyüyen İslamcı bir seçmen kitlesi olduğunu söyledi.
“Kudüs’ün 2700 yıl önce bir Yahudi şehri olduğunu ortaya koyan bir yazıtın İsrail’e verilmesinin Türk halkının bu kesimi tarafından öfkeyle karşılanacağını söyledi.”
Netanyahu, konuşmasında Kudüs’ün bölünmeyeceğini yineledi ve iktidardaki ilk döneminde ABD büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıyan Başkan Donald Trump’ı övdü.
‘Sözleri yok hükmündedir’
Netanyahu’nun açıklamasına Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Sözcüsü Ömer Çelik’ten tepki geldi.
Çelik, 16 Eylül’de X hesabından yaptığı paylaşımda Netanyahu’yu “soykırım şebekesinin başkanı” olarak nitelendirdi ve “Cumhurbaşkanımızı hedef alan sözleri yok hükmündedir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Netanyahu’nun sözlerine direkt bir yanıt gelmedi.
Ancak Erdoğan, Katar’daki İslam İşbirliği Teşkilatı-Arab Birliği olağanüstü zirvesinden dönerken uçakta Netanyahu’yu sert bir dille eleştirdi.
Erdoğan, basına 16 Eylül’de yansıyan açıklamalarında Netanyahu için “Hitler ile ideolojik açıdan adeta akrabadır” dedi.

İsrail 16 Eylül’de Gazze Şehri’ne beklenen kara harekatını başlattı.
Aynı gün Birleşmiş Milletler bünyesindeki bir komisyon İsrail’in Gazze’de Filistinlilere karşı “soykırım” işlediği sonucuna vardı.
İsrail Dışişleri Bakanlığı raporu kesin bir dille reddederek “çarpıtılmış ve yanlış” ifadelerini kullandı.
Kudüs’ün tartışmalı tarihi
İsrail, Kudüs’ün Ürdün kontrolündeki doğu kısmını 1967’de işgal etti, 1980 yılında da şehrin tamamını başkenti ilan ettiğini duyurdu.
İsrail devletine ait meclis, cumhurbaşkanlığı, başbakanlık ve bakanlıklar gibi resmi kurumlar Kudüs’te yer alıyor.
Ancak İsrail’in Kudüs üzerindeki başkent ilanı uluslararası alanda tanınmıyor.
İsrail büyükelçiliğini Kudüs’te tutan tek ülke ABD.
Donald Trump, 2018’de Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımış ve büyükelçiliği buraya taşımıştı.
Türkiye’nin de İsrail Büyükelçiliği Tel Aviv’de bulunuyor.

Filistinliler Doğu Kudüs’ü başkentleri olarak görüyor.
1993 yılında imzalanan Oslo Barış Anlaşmaları’nda Kudüs’ün nihai statüsünün barış görüşmelerinin ileri aşamalarında ele alınması öngörülmüştü.
Üç semavi dinin de Kudüs’te kutsal mekânlarının bulunması, kentin tarih boyunca uluslararası öneme sahip olmasına yol açtı.